Gelibolu Mutlu Son

Gelibolu Mutlu Son O zaman benim yapacağım iyilik tamamlanmış, çalışmam bitmiştir, tüm yelkenlerimi toplar, yanına otururum, onun yelkeni altında sürdürürüz yolculuğu. Ve doğrusu bu kız erotizmle bir defa sarhoş olursa aslabir şeyin fazla erken ya da nahoş bir tarzda olmaması için, hızı ayarlamak üzere bana dümende epey iş çıkacak demektir. Bazen yelkende minik bir delik açacağım ve hemen sonra yine fırlayacağız ileriye. Cordelia, amcamın evinde gittikçe daha sinirli oluyor.

Biroldukça defa, oraya tekrar gitmememizi istedi. Fakat bunun bir yaran yok, bir bahane bulmayı daima beceririm ben. Dün gece ayrılırken benim elimi alışılmadık bir hiddetle sıktı. Galiba orada bulunmak ona hakikaten acı vermiş ki buna şaşmam. Orada sergilenen garip oyunları gözlemlemekten her zaman zevk almasaydım herhalde buna dayanamazdım. Bu sabah onun yolladığı, nişanlılıkla alay eden, ondan umduğumdan daha esprili, bir mektup aldım.

Gelibolu Mutlu Son

Gelibolu Mutlu Son Öptüm o mektubu, ondan almış olduğum en kıymetli şeydi bu. Mükemmel, Cordelia’cığım! İstediğim buydu işte. İlginç bir rastlantı sonucu, 0stergade’de karşı karşıya iki şekerci dükkânı vardır. Soldaki ilk katta çok genç bir hanım ya da bir hanımın hizmetçisi oturur. Bu kız çoğu zaman oturduğu pencereyi örten bir jaluzinin ardına gizlenir. Jaluzi çok ince bir maddeden yapılmıştır ve kızı tanıyan ya da onu görmüş olan biri, eğer gözleri keskinse kızın yüzünün tüm detaylarını kolayca seçebilir; fakat onu tanımayan ve gözleri keskin olmayan biri kızı karanlık bir gölge olarak görür.

Benim için bir dereceye kadar bu ikinci konum geçerlidir. Birinci vaziyet ise her gün tam öğle vakti ufukta görünen ve bu jaluziye bakıp duran genç bir subay içindir. Aslında bu güzel anlık bildirişime dikkatimi ilk çeken şey, öteki pencerelerde jaluzi bulunmama-sıydı; yalnızca pencereyi örten bu şekilde tek bir jaluzi, ardında birinin oturduğunu gösterir çoğu zaman. Bir gün öğlenden önce, karşı taraftaki şekercinin vitrini önünde duruyordum. Saat tam onikiydi. Gelip geçenlere aldırmadan durmuş, kımıldamaksızın jaluziye bakarken arkasındaki karanlık gölge birden kımıldamaya başladı. Yan pencerede profilden bir hanım başı belirdi ve acayip bir şekilde, jaluzinin baktığı yöne doğru döndü.